Son zamanlarda siyaset çok seviye kaybetti. Ses tonları, söz tonları arttı. Hakaret, şiddet dili ve şiddet uygulamaları ile siyaset yapılıyor. Parti liderleri uzun zamandır görevden alma, tek aday baskılı kongreler ve ihraçlar ile önce kendi partilerini kendilerine bağlı birer yapı haline getirdi. Demokrasi yok sayıldı. Üye ve delegenin yetkisi elinden alındıktan sonra milletvekilleri, il ve ilçe başkanları tek tip düşünceye ve lidere itaate zorlandı. Bu duruma kadın kolları, gençlik kolları, yan kuruluşlar, belediye başkanları ve meclis üyeleride eklendi. Tartışmanın olmadığı, istişarenin ortadan kalktığı, farklı görüşlerin söylenemediği kısacası demokrasinin sıfırlandığı bir partiler ve siyaset dönemi yaşanıyor. Uymayanlar görevden alındı, ihraç edildi direnenler şiddete uğradı. Bu kendi partileri dışına kadar çıkarak başka mecralara müdahaleye kadar ulaştı. Bu durum kutuplaşma ve düşmanlığı körüklüyor. Bunun kendilerine ve partilerinede hayrı olmayacaktır. Siyaset savaş değildir. Siyaset iktidar için  problem çözme muhalefet için ise çözüm ortaya koymaktır Türk siyasetinin demokrasi kültürüne ulaşmasının ilk adımı mevcut siyasi partiler kanununun değiştirilerek demokrasiye uygun hale getirilmesi ile başlar. Bu ilk adımdan sonra Partilerde tüzüklerini değiştirerek, şunu görevden aldım, şunu atadım, partiden ihrac ettim, istediğimi üye yapar istediğimi yapmam, şu milletvekili adayı, bu belediye başkanı adayı gibi yetkiler veren  demokrasi dışı maddeleri kalkmalı. Parmakcı siyasetci dönemi sona ermelidir. İktidarı ve muhalefeti, cumhur ittifakı ve millet ittifakıyla hiç bir parti genel başkanı siyasi partiler kanununun değiştirilmesi ve partilerde demokrasiye uygun bir zeminin olması konusunu gündeme getirmiyor. Sonrada hepsi demokrasiden bahsediyor. Kendileri himmete muhtaç dede gayriye himmet ede. İşin özeti budur. Siyasi parti liderlerimiz Türk milletinin törelerine uygun bir devlet adamı ciddiyetinde olmalıdır. Buna uygun hareket ederek topluma örnek olmaları gerekir. Hiç bir ortam iktidarda kalma veya  gelme adına bu zedelenmemelidir