Bugün ki anlayışla büyükşehir, il ve ilçe belediyelerini yönetmek yeterli değildir. Bu nedenlede şehirlerimiz alt yapıdan ulaşıma, sosyal donatlardan mimariye, engellilerden yaşlılara, gençlerden bayanlara, spordan çocuklara, imardan çevreye, yatırım, üretim ve istihdamdan turizme, kültür ve sanattan tarıma kadar her alanda çağın ve problemlerin gerisinde kalmıştır. Bu anlayış ve geçmişten gelen problemlerinde birikmesiyle ileriye gitmek, problemleri kalıcı çözmek, kent kültürünü oluşturmak, insanlarımızın yaşam standartlarını artırmak mümkün değildir. Birikmiş bu problemlere rağmen şehirlerimizi istenilen seviyeye ulaştırmak mümkündür. Bu ançak yeni nesil belediyecilik yönetimi ile mümkündür. Bugün gördüğümüz ortak manzara şudur :Yağmur yağdığı zaman şehirlerimizde su baskınları hatta sel oluyor. Kanalizasyon kokusu yaşıyoruz. içme suyunu içemiyoruz. Trafik sıkışık, oto parklar yeterli değil ve yollar arızalı. Bazı yerlerde bilimsel olarak ispatlanmasına, çevre ve şehircilik bakanlığı tarafından kullanımı yıllar önce yasaklanmasına rağmen kanserojen maddd içeren asbestli su boruları kullanılan  ve bu borulardan su içmeye mecbur bırakılan ilçelerimiz var. Çöp atık tesisleri yok. Çöpler boş alanlara bırakılıyor. Gençlerin sosyal, kültürel ve spor alanları kısıtlı, emekli ve Yaşlılara yönelik sosyal yapılar yok denecek kadar az. Engellilerimize yönelik yaşam alanları oluşturmakta yeterli  değiliz. Onlar için engelsiz bir şehir olamadık. Kent müzeleri ve belleği ortaya koyamadık. Yeni nesil belediyecilikte önce vizyoner olmak gerekiyor. Belediye yönetimi ile bilimi ve üniversiteleri buluşturmak gerekiyor Bilimin eli belediyelere dolayısıyla yönetime ve şehre dokunması şarttır. Yeni nesil belediyecilikte sivil toplum kuruluşları, meslek grupları, basın dünyası, Muhtarlar ile istişareler gerekir. Yeni nesil belediyecilikte kutuplaşma, ötekileştirme, partizanlık ve yandaşlık olmaz. Yönetim kadrolarının seçiminde liyakat ve dürüstlük esas alınır ve yolsuzluk, hırsızlık ve rüşvet bu kadrolarda yer almaz. Almaması içinde her şey şeffaf yapılır, her türlü denetim mekanizmaları hayata geçirilir. Yeni nesil belediyecilikte yap boz olmaz. Öncelikler stratejisi ile şehrin öncelikle çözülmesi gereken problemlerinden başlanır ve israfa neden olunmaz. Yeni nesil belediyecilik siyaset ve popülist odaklı değil hizmet ve insan merkezlidir. Şehirlerimizde yaklaşık 150 yıldır belediyecilik uygulanmaktadır. Belli bir dönem Belediye başkanları atamayla görev yapmış daha sonra seçimle göreve gelmişlerdir. Şimdi yaşadığımız şehrimize bakalım. O kadar belediye başkanımız geldi. Çok sayıda ve önemli hizmetler yaptılar. ALLAH razı olsun. Ebediyete intikal etmiş olanlarıda rahmetle anıyorum. Hepimiz bu hizmetlerden faydalanıyoruz. Fakat ortada bir problem var. Hangi problem kalıcı çözülmüş.  Hangi hizmet için bizim ve şehrimizin 100 yılını karşılar diyebiliyoruz. Bu anlayışla bu problemler devam eder. Çünkü problemler birikmiştir Belediyeler borçludur. Kaynakları ise problemleri çözmeye yeterli değildir. Yeni nesil belediyecilik yeni kaynaklar üretir. Borçları da öder problemleride çözer. Yeni nesil belediyecilik teknoloji ve bilgi odaklıdır. Yenilikçi ve gelişmecidir. Tek bir bireyin değil Toplumun ortak faydasını esas alır. Yeni nesil belediyecilikte devletin diğer kurumları ile özel sektörün telekom ve elektrik kurumları ile koordine içinde olur. Yap boza müsade edilmez. Yeni nesil belediyecilikte zaman yönetimi kullanılır. Hizmet için en önemli şey zamandır. Boşa giden zamana müsade edilmez. Yeni nesil belediyecilikte iktidar ve muhalefet ayırımı yapılmaz. İmar uygulamaları yapılaşma olduktan sonra değil alanlar bakirken yapılır. Her bina işyeri, yeşil alanlar, otopark yerleri, devlet kurumları, çocuk parkları, fiziksel tüm donatıların yeri bellidir. Gece yattım sabah kalktım şunu şuraya yapacağım diyemezsiniz. Yapılaşma yapıldıktan sonra imar uygulaması yapmak bugün ki gibi çarpık kentleşmeye, yeşil alan bulamamaya, daracık yollara neden olur. Yeni nesil belediyecilik ekonomiyi iyi yönetmeyi sağlamaktır.  Yeni nesil belediyecilikte meclisler güçlüdür, o şehrin yerel parlamentosu gibidir. Her konu konuşulur, tartışılır, fikir ve görüşler açıklanır. Orası hesap verilen yerdir. Her şey şeffaftır. Basına ve halka açıktır. Şehirlerimiz için bizler doğru seçimler yapmalıyız. Aksi takdirde bir 150 yıl sonrada o gün yaşayanlar yine problemleri konuşacaktır. Geleceğe hala o güne göre problemlerin konuşulduğu bir miras bırakmamalıyız. İNŞAALLAH 2024 yılı yeni nesil belediyecilik ve vizyoner başkan ile kadroların başlangıcı olur.