Denizli ilimiz başta olmak üzere Ege halkının kendine özgü söylemiyle kullandığı bir sözdür. Anlamı ise Allah versin de nereden verirse versin. İsterse başımıza pişmiş tavuk yağsın... Bende o yörenin özel bulduğum bu cümlesini bugünkü yazımın başlığına koydum. Bu söz Samsun'u yöneten Mustafa Demir'le öylesine özdeşleşiyor ki. Genç bir gazeteci kardeşimiz ilginç bir haber yapmış dikkatimi çektiğinden okurlarımla paylaşma gereği duydum. Aslında anlayana altın vuruş olmuş. Anlayana derken bu şehirde AK Parti kurucu il başkanlığından tutun, 15 yıl milletvekilliği, 2.5 yıl bakanlık ve büyükşehir belediye başkanlığı yapan bir siyasetçi şehidimizin olduğu bir günde twitterdan yaptığı paylaşım trajikomiktir. Yazımın en sonunda yer veriyor ve Samsun halkının takdirine sunuyorum. Allah sana bu şehir de bu kadar  güzellıği nasip etmişken pişmiş tavuklar başına yağarken insan  siyasi bekraundunun kıymetini bilmez mi? Bu nasıl bir işbilmezliktir ki şehidimiz varken bu paylâşımı yapabiliyorsun Mustafa Bey... Anlamak zor, anlatmak deve işi vallahi... Samsun'da yaşayan biri olarak halkımızın bir siyasetçiye  bu denli öfke duymasını şimdi daha iyi anlayabiliyorum. Yazık çok yazık ki Samsun bu duruşu inanın haketmiyor. Büyükşehir belediye başkanı şehrin gündemini belirleyen bir koordinatördür. Samsun'u nakış gibi işleyen yönetici olması gerekirken şehit cenazesi varken geldiğimiz noktaya bakar mısınız? En hafif tabiriyle büyük bir saygısızlık biliyor musunuz? Buraya kadar tamam diyelim de, büyükşehir belediyesinde bir Allah'ın akıllı yöneticisi Mustafa Demir'i böyle bir günde uyarma gereği duymaz mı? Güleriz ağlanacak halimize derler ya, tam da o noktadayız Samsun olarak. Ben böyle bir şey ne duydum ne gördüm doğrusu. Samsunlu olarakta yapılanı kabul edebilmem mümkün değildir. Halkımızın aklıyla, hayalleriyle, özlemleriyle kimsenin oynama hakkı olmadığı gibi bugünü Samsun'un tarihine unutulmayacak bir leke olarak geçiyorum. Her başkanın farklı bir yoğurt yiyişi vardır ve ben buna saygı duyabilirim. Hizmet anlayışlarının aynı olmamasını sineye çekebilirim. Bu nedir Allah aşkına? Yapmayın, etmeyin bu ülkenin temel değerlerini sarsacak işlerle gündeme gelmeyin. Allah sana vermiş, pişmiş tavukta yağdırmışken, pişmiş aşa su katmakta ne oluyor Mustafa Bey! Bir kendinize gelin ve şehirle barışın artık. Bu makamlar kimsenin tapulu malı değildir. Eserler bırakıp Samsun'da güzel anılacağınız işlerle gündeme gelip, insanlarımızın hayır dualarını alarak görevinizi ifa edin. Yoksa sizi ne paranız ne pulunuz kurtarabilir. Bu işlerin bedeli ağır olabileceği gibi temsil ettiğiniz parti ve ona inanan insanları bu şekilde rencide etmemeniz dileğiyle geçmis olsun temennimi de belirtmek istiyorum. Kalın sağlıcakla...